GEZELİM-GÖRELİM / BELGRAD

GEZELİM GÖRELİM-BELGRAD

Küçük bir mola ile bir hafta vizesiz ve güzel Belgrad’a kaçamak yaptık. Diğer gezilerimiz gibi, tadı damağımızda kaldı.

Bu nedenle siz değerli okurlarım ile paylaşmak istedim. Gitmek isterseniz ön bilgi olması açısından.

Geziye gitmeden önce okuduğumuz diğer bloggerların tavsiyeleri bir çok konuda çok işe yarasa da, katılmadığım tek nokta, Belgrad’ın iki üç günde gezileceği noktası idi. Zira biz dolu dolu yedi koca gün geçirdik ve anca yetti.

Bu gezimize aracı bir tur olmaksızın kendi organizasyonumuz ile gittik, erken planladığımız için uçak ücretleri ekonomik oldu. Ülkeye girişte vize zorunluluğu olmadığından vize masrafımızda olmadı. Malum vize masrafları kişi başı 120 Euroları buluyor.  Hotels.com adresinden güvenilir alış veriş ile merkeze 2 km uzaklıkta butik şirin bir otel seçtik ve son derece memnun kaldık.

Gelelim gezimize, yedi gün boyunca, Belgrad Şehir merkezi her gün olmak üzere,  Ulica Krjıa petra, Severno bacci, Ulica Arhiepiskopa Danila, Grad Belgrad, Ulica Svetogorska, jusno Bacci, Zemun, Novi sad, ulica lijubisle, kalemegran, Subotica vs.  Allah ne verdiyse, dere tepe düz ettik.

Diğer bloggerlar tarih bilgilerimizi genişletti. O nedenle buradan tarihçi gibi yazılar yazamayacağım. Sadece Kale Megran da Türkiye’den TİKA Kurumunun desteği göze çarpıyor. Güzel destekler verilmiş.

Belgrad gezimde bende kalanlar özetle;

·         Ölmeden önce gidilecek yerler arasına alınmalı,didik didik gezilmeli, görülmeli…

·         Kızlar da erkeklerde pek güzel, sırım gibi, güler yüzlü, modern ve terbiyeli. Bakmalara doyulmayan cinsten, ırkları bozulmamış, hepsi boylu boslu, genel olarak sarışın ve kalem gibi ince, genç nüfus fazla, orta yaşlı nüfuz genelde meydanlarda görünmüyor. İleri yaşlılar hala bakımlı ve güzel, her dört kişiden biri köpek sahibi. Hanımlar bakımlı, makyajlı, insanlar spora meraklı, her koşulda buldukları her saniyede spor yapıyorlar.

·         Kale Megran’a  mutlaka gidilmeli, detayları diğer bloggerlardan okunmalı. J)

·         Nicola Tesla Müzesi gidilmeden dönülmemeli,  eşimin elektrik mühendisi  olması nedeni ile didik didik incelediği müze, akıl torbası bir mucit. Mutlaka gidin, mesleğiniz olsun olmasın, bugünkü teknolojiye ulaşılma sebebi…

·         Skadarlijıa; Arnavut kaldırımlı, trafiğe kapalı, geniş caddeleri, yeme-içmeye dair ne ararsan var.Mutlaka günde bir kez uğranmalı, bizim uğrak noktamız oldu.

·         Taksi şoförlerine asla güvenilmemeli J), otobüsler turist dahil herkese bedava, binin binin gezin.

·         Çevresindeki küçük kasabalar mutlaka gezilmeli, doğası nefis, yeşili bol, hayvanalrı serbest gezen cinsten…

·         Tekne turu yapılmadan dönülmemeli,

Yemekler Konusuna gelince;

Damak tadımıza yatkın bir Ülke ve şehir. Börek ve kebap, köfte ne ararsan var. Bu kadar börek yiyip, kendileri bürek derler J) böyle ince kalmaları spordan olsa gerek. Yenileceklerde ve içileceklerde ;

·         Tuna nehri kenarında nehir balıkları

·         Kuzu çevirme

·         Cevap cici dedikleri, köfte;

·         Köfte yanında ikram ettikleri ayvar isimli sosları (kırmızı biber, krem peynir ve çeşitli baharatlardan oluşuyor) ve her etin yanında gelen kaymak;

·         Dark, light  ve diğer biraları, sudan ucuz ve leziz;

·         Rakia adını verdikleri özel içkileri;

·         Dondurmaları ve tatlıları;

Daha ne olsun, gel de gitme diyerek. Şiddetle tavsiye ediyorum.

Bu motivasyon bize bir on ay yeter,

Bir sonraki gezelim-görelim rotasyonunda görüşmek üzere…

G.Banu KOCATEPE

Nisan 2018