TAŞ DEVRİ
Edepsizlik
yapacaksan utanmayı da göze alacaksın, Atalarımız demese de bu büyük lafı, ben
diyorum.
Hayatımda
ikinci kez edepsizlik yaptım ve utandım.
Başkaları
yapınca utanıyorlar mı bilmem ama ben yaptım ve rezil oldum.
Yazarken
bile yüzüm kıpkırmızı.
Neyse
ki canım eşime, yabancı değil, biraz kızardım bozardım ama sonra unutmaya
çalıştım. Geçecek, atlatacağım.
Mesele
şu, yeni ofise taşındım ve alıştırdığı halde sayın eşimden yeni yerime çiçek
gelmedi, bende her kadın gibi söylemesem de kurdum, kurcaladım, geçen hafta
ofis resimlerini gönderdim yok ııııı mesaj almadı. Israrla çiçek göndermiyor.Tabii
yıllar geçince romantizmde bitiyormuş diye düşünüp adama söylemeden taktım. İçimden
kabus gibi sardım.
Halbuki
uzmanlar ne diyor, söyleyin, kadın ve erkek beyni farklı çalışıyor değil mi?
Sonra,
Yeni yıldan beri bir reklam var, pırlanta yüzüklerde indirim var. Aaaa ne
güzel, uygunmuş dediğimde gene tepki alamadım.
Eeee
yirmi yıllık olunca böyle işte.
Kur
kur kur, Ve bugün bana geldi gelenler, deli gibi hastayım, zaten ütü maceramı
biliyorsunuz,
whats
up’tan karım napıyormuş diye mesaj atan sayın eşime, acık nazlanıyım diyip
hasta karının canı tatlı istiyor yazdım, sonra bekledim.Nasılsa gelir
tatlılarım diye.
Sayın
eş elini kolunu sallaya sallaya gelmez mi, sabah gerçek sigortalar atmıştı ya
akşamda benim sigortalar attı. Önce trip yaptım suratımı astım.Vıdı vıdı öncesi
genelde yaparız biz kadınlar.
Sonra
kendi tribimden kendim sıkılıp başladım söylenmeye sanki, diyet yapan ben
değilmişim, yada hamileymişim gibi, tatlı istedim de, getirmedin de, beni artık
sevmiyorsun da, siz türetin tahmin ettiğiniz gibi.
Sayın
eşin yüzünde manidar bir gülümseme ama, ben edepsizlikten anlayamıyorum ki. Ne
dese pabuç kadar cevap bende. Adamcağız gayet relaks. Eski defterleri de açtım,
küt küt küt ne geliyorsa söyledim.
Çiçek
faslını bitirip, Yüzük meselesine geldim, oysa adamcağız bana otuz üç taşlısını
otuz üç yaşıma bastığında almış zamanında, vıdı vıdı vıdı, söylendim.
Ve
gayet rezil bir şekilde kampanya bitmeden o yüzük buraya gelecek diye şart
koydum. Sayın eş, sadece gülüyor, o güldükçe ben iyice yükseliyorum. Azıyı ele
aldım.
Gerçekten
mi Banu sana inanmıyorum falan diyor ama, ben gayet arsız ve edepsiz.
Seneler
önce bir evlilik yıldönümümüzde yapıp sonra gene utanmıştım ama, bugün bizim
için önemsiz gün, ne yıl dönümü, ne evlilik yıl dönümü, ne sevgililer günü,
lalettayn bir gün işte.
Sadece
bana gelmiş gelenler.
Asil
kadın gitti, Çingene bir kadın geldi.
Ama
bugün karar verdim, duvara ahanda yazdım, 14 Şubat geçsin, o yüzük gelmesin, gidip Nil
Karaibrahimgil gibi tek taşımı kendim almasam namerdim diye düşünürken,
Işıklar
loşlaştı, fonda Careless Visper George Mıchael çalıyor, mumlar yanan bir tepsi Ergenus’un
elinde,
ne
olduğumu şaşırdım.Şaşkınlıktan dilim tutuldu, şok içindeyim.
Ben
tüm bu edepsizlikleri yaparken planlar yapılmış, sayın eş bana istediğimin çok
üstünde bir yüzük almış, Ergenusu da ayarlamış, benim haberim yok.
Ağladım
zırıl zırıl, sadece yüzük geldi diye değil, utancımdan yemin ederim.
Bir
gün daha beklesem, edepsizlik yapmadan bunlar başıma gelmeyecekti.
Sus
işte sus be Banu aşk olsun bana.
Artık
ne desem boş, onlar gülüyor, ben ağlıyorum.
Hem
de ne ağlamak, evden cenaze çıkmış gibi.Utandım hem de çook.
O
kadar güzel ki, maddiyat değil beni duygulandıran, yirmi yıldan sonra hala
romantik bir kocaya sahibim. O da edepsiz bir kadına.
Seni
seviyorum Kemalciğim, bu ikinci ve son edepsizlikti.
Sanırım
biz gerçekten ruh ikiziyiz, bence hissettim ondan böyle oldu. J))
Mutluluğumuz
daim olsun diyerek,
Nazardan
uzak, herkesin ruh eşini bulması dileğiyle…
Sevgiler
G.Banu
Kocatepe
25 Ocak
2014 (Bugün tarihe geçti,asla unutmayacağım)
Yorumlar
Yorum Gönder