PARA BİZİ BOZAR MI?


Kız kardeşim ve benim ile ilgili çok sevdiğiniz, komik survivor yazısından sonra  bunu da yazmaya karar verdim.

 
Okumayanlar buyursun;

http://gbkocatepe.blogspot.com.tr/2016/07/zoraki-survivor.html

 
Dün gece tam 38 dakika telefonda kıkırdatıktan sonra, yazmazsam olmazdı.

 
Dün akşam her zaman ki saatinde aradı hemşirem, hani şu bana fırsat verilmeyen malum görüşmelerden, gıbık bile diyemediğim.

Başladı rüyasını anlatmaya, bıcır bıcır, ben hemen fırsat bulup ( bu süreçte gerçekten zorlanıyorum J ) yordum tabii pozitif görüşlü uzman olarak, hemşireme kesin bir yerden acayip büyük para vardı. Rüyasında ellerinde milyonlarca siğil çıkmıştı ve parmak araları bile siğil ile dolmuştu.

Tesadüf ki, bende bir gece önce Vehbi Koç ve Sadberk Hanım ile rüyamda kanka modunda oturduğumdan hemen bize kesin para çıkacağına karar verdik.

Başladık her genç kız gibi hayale, beyaz atlı prens yok tabii bizim hayallerde, evler, arabalar, yardımlar, seyahatler, alış verişler,  derken para bizi bozmaya başladı.

Koptuk gitti, kaç lira çıktı bilmiyoruz ama içimizden sevimsiz, rüküş, iğrenç hatunlar çıktı.

Haklı olarak zengin kadınlar olarak yapacaklarımız vardı.

Hemşiremin hayalleri yerel, hep memlekette, çevresine faydalı, intikamsız, sıradan başlayıp, dağ gibi büyüdü. İş, evde çalıştırılacak hizmetçilerin kriterlerine kadar vardı. Oğlunun eğitimini üstlenecek modern ablaların kriterlerinden bahsedemiyorum bile. Ablalar en az altı dil bilen, şişman ama sevimli, tehlike arz etmeyecek hatunlardı.

Şişman ablalar başlayınca hayalde, kardeşimde hemen eve beslenme koçu almaya geçti, fakat o ne, Şeyda Coşkun bu eve giremezdi, bu nedenle Canan Karatay hocayı eve davet etmeye karar verdi. Para bizde b..k gibi ancak, ekmek bile yiyemiyoruz. Zenginiz ama mutsuzuz. Katlanacağız çünkü Yurt dışında alış-veriş işlerimiz var. Kıyafetlerin üzerimizde güzel durmasını istiyoruz.

Evler önce tüm sevdiklerinin bir arada olduğu villalar iken, sonrasında bazı akrabaları bahçedeki müştemilata uygun gören bir hemşireye dönüştü.

Kıyafet hayallerimizde koptuk, paranın verdiği özgüvenle, Seren Serengil ve Deniz Akkaya formuna geçtik. Para var da, boy pos aynen duruyor. O belden büzgülü kıyafetler, düz babet pabuçlar, saç kesimlerinden bahsetmiyorum bile…

Yemin ederim, üç gündür çektiğim migrenim geçti.

Benim hayaller daha evrensel, yurt dışında yaşam, Türk Filmi formunda, oğlumun kız arkadaşlarına kesilen çekler, renkli arabalar, sevdiklerime hediyeler, şapkalar. Evet kendimden büyük şapka ve gözlük alış verişleri. Yer mantarı formunda. Boy 1.57cm, kafada benden büyük şapka, elimde ince ama çok uzun puro, var mı bilmiyorum, yoksa da alacağız, getirteceğiz kuzum.

B..k gibi paraya rağmen, hala ruhum çalıştığım yerde, sanırım kurumu satın alacağım. Vefa örneğiyim.

Her yere şapkalarımla gidiyorum. Nefis bir evde oturuyorum, TV 8 deki mimara döşetiyorum, buradaki evimi, bahçede inekler, böcekler, kediler, köpekler, kuşlar.

Yazlığımın biri İtalya da, biri başka diyarda, yardım etmem gerekenlere yardım, intikam almam gerekenlerden intikam J)) evet doğru duydunuz, hemşirem gibi değil benim hayaller, gerçi kendisi en son Cumhurbaşkanı ile arkadaştı ama…

Sanırım İtalya dan değil, Nisa moda tekstilden giyinecek J)

 

Sonuç olarak, Otuz sekiz dakika sonunda para çıkmış kadar olduk, gerçekten çıkarsa korkulacak durumda olduğumuzu gördük, toplumsal dayatmaların canımızı acıttığını anladık, bizim bizden başka kimsemiz yok bunu da bildik.

 

Önce sağlık diyelim, hayal arada kurulması ve eğlenebilmesi gerekli materyallerdir.

 

Selametle, sevgiyle kuzumm,

 

G.Banu KOCATEPE

Ekim 2016

 

 

 

 

 

 

Yorumlar

Popüler Yayınlar