RUHUN KALİTE BELGESİ (İSO 10000)



Söz uçar  yazı kalır, diyerek başladık bu maceraya. Bu kadar rahatlatıcı bir aktivasyon olmasına şaşaırmam gerek aslında. İçindekileri , eteğindeki taşları insanları kırma lüksün olmadan patır patır döküyorsun.

Hafifliyorsun, tüm ağırlıklardan bir anda kurtuluyorsun.

Yazarken zaman zaman gerilsen de, yazın bittiğinde, diyeceklerin nihayete erdiğinde, parmaklar yorgun ama, ruhun süt liman, 

Nefis bir sahil kasabası gibi. 

Çırpıntısız sakin bir deniz, tepede güneş, ışıl ışıl her yer. Bir tarafta yemyeşil ağaçlar, üzerinde kuşlar, börtü ve böcek nağmeleri, daha ne olsun. 

O zaman sende yaz yaz yazzzz Banu.

Gönderme yapmadan, sadece hissettiklerini, yaz yaz yaz.

Alınanalar olsa da bazen, bu defa ki, ortaya karışık.

Herkes istediğini alsın.

Kaliteyi tartıştığımız şu günlerde, sadece şirket politikası, kalite kontrol vesaire değil, insan kalitesine bakmalı. Onlar da sertifikalandırılmalı. Zira adam olmanın, cinsiyeti, eğitimi, yaşı, başı yok. Bazısı doğuştan kaliteli, nitelikli. Bahsettiğim sosyo-ekonomik durum değil, ruhun kalitesi.

Nezaket, incelik, ağır baş, vakar, nicesi.

Eskiler ne güzel söylemiş, insanları güldükleri konulara göre bile ayırabilirsin. Nokta noktaya gülenin , nokta nokta kadar aklı vardır örneğindeki gibi...

Hele şu günlerde, belden aşağı esprilerde otuz iki dişini gösteren hanımlar yok mu? Aman sende hayat hep kasarak mı geçecek diye iç geçirenlere, kasmadan da gülünüp,eğlenilmez mi?

Uslup ve tarz denen ikiz kardeşten uzaklaşmadan, aynı tip iki kadın birebir aynı davranışları sergilerken, biri hanımefendi olup diğeri sokak kızı İrma olmuyor mu? Tarz işte burada devreye giriyor. Biraz kaliteli ve asil olmakta fayda var. Eskisi gibi, diğer insanların ne düşüneceğinin önemsemekte ve frene basmakta fayda var. İstediğiniz kadare eski kafalı deyiverin. 

Ben İnsanda kalite belgesi şart diyorum. İSO 10000 mi dersiniz? 20000 mi? O sizin bileceğiniz iş.

Ama ruhunuz belgeli olmalı. 

Kimsenin değil, sadece kendinizin denetleyeceği, oto-kontrolden uzaklaşmadan, görgü, adap çerçevesi içinde.

Bugün birden aklıma gelenler, kimseyi kastetmiyorum. Fazla ağır başlı diyenlere, kimin başı ağır, kimin başı hafif, o işler göbek atma ile belli olmaz.

Diyerek,

Sevgiyle kalın.


G.Banu KOCATEPE
Ekim 2013



Yorumlar

Popüler Yayınlar