SİDİK YARIŞI (AFFINIZA SIĞINARAK)
SİDİK
YARIŞI; Afedersiniz diyerek başlayalım söze, sidik yarışından bahsedeceğim
zira. Çok tasvip etmesem de kullanılan bir tabir.O halde bende özür dileyerek ,
yazıyı sidik yarıştıranlara ithaf ediyorum.
Bu
tabir gereksiz laf lakırdı içinde olanlar için kullanılsa da, ne yazık ki
yarışma ruhu olan çoğu kişide bu ruh hali bünyelerine musallat olmuş.
Sen
istediğin kadar yarışma, normal davran , onlar kendilerini bir yarış içinde
hissedip ona göre kulvar belirleme derdindeyse çokta yapacak bir şey yok. Yazık
bırakalımda uzağa şey ettirsinler o zaman. Belki bir arşın yol giderler.
İçinde
kıskançlık duygusunu barındırdığını düşündüğüm bu yarışta, hasetlik o kadar
dopinglidir ki muhteremlerde , göz kararır, hırs alevlenir ve kendi belirlediği
hedefe kitlenir. Amaç bayrağı almaksa zavallı o çapula ulaşacağım diye türlü
numaralar çeker.Kan ter içinde, soluklanır, atağa geçer. Bayrağı alırsa ne ala,
ama alamazsa seyreyle gümbürtüyü.
İroni
yaratmadan , lafı uzatmadan, eğitim ve kültürün yetersiz kaldığı bu bünyeler
uzağa işeyeceğim derken per perişan olur aslında.Hele birde yarışta safta, işte
doğruyu yapamıyorsa.
Bu
günlerde öyle bir olayın içinde bulduğumdan kendimi, kaleme dökmek farz oldu.
Son
derece beraber hareket etmek istediğim bazı arkadaşlar yüzünden, iyi niyet
elçiliğimi, yumuşak kalbimi rafa kaldırdım.
Milletin
yarış ruhu yüzünden, bir baktım kendimi anlatmak zorunda kalmışım. Sırf onlar
yönetime daha yakın diye kendi pencerelerinden anlattıkları için.
Yönetimde
sağolsun kankisi olunca muhteremlerin önyargı, algı durumları su yüzüne çıkıp,
sadece muhteremin ev manzarasından penceresinden bakınca olaya , durum vahim
bir almış. Tesadüfen çıktığım toplantıda tüm bunları hissedip gerçekleri
anlatınca, daha uzağa işemeye meyl etmiş arkadaşlar biraz bozum olsada, bana da
yazmak için fırsat çıkmış oldu. Yazı yazacak adama bahane çok ne de olsa.
Diyeceğim
şu ki, paylaşamadığınız olaylara dönün bir bakın. Hepimiz aynı kuruma hizmet
etmek için buradayız, babamızın yeri değil. Yarışacaksanız, işler doğru gitsin
diye yarışın, sen ne kadar uzağa ben o kadar uzağa işiyim olmasın. El
birliğiyle mutlu mutlu çalışalım.
Gerçek
Yarış, centilmence olur ve içinde gurur ve başarı bulundurur. Eğitim ve kültür
meselesidir gerçi bu. Eğer bu türden iseniz, Bu türlerin her yarışı kaliteli
olur. Ama birde bu nosyonlar yoksa bünyede, işte böyle çarşafa dolanırsınız.
İyi
niyetli, hırssız ama azimli, uzağa ne kadar işeyeceğim diye değil, ne kadar
uzağı görebileceğim denen günler olsun.
Affınıza
sığınarak, sevgiyle...
G.Banu
KOCATEPE
Mart
2014
Yorumlar
Yorum Gönder