ELİ DEĞNEKLİLER

Eli Değnekliler geldi aklıma, hem de öyle hastahanede falan değiller, bayağı içimizdeler.

Değnekli diye kimsede ellemiyor. Ohh sefam olsun.

Salım salım salınıyorlar.

Kendi kendime düşündüm neden gereken yapılmıyor diye. Korkudan dedim en sonunda. 

Millet bulaşmak istemiyor. Herkesin bir kuyruk acısı var. Aman ellemeyim bana dokunmasın modunda.

Doğruluk düzen bir tarafa, aman ‘’bu’’ başka tarafa diyor herkes.

Bu tavır yüzünden bazı konularda şimdi dövünmüyor muyuz?

Bölücü, öldürülmesi gereken  herif sayın modeline terfi olmadı mı?

Doğrunun neden arkasında durmuyoruz ve neden mücadeleden vazgeçiyoruz?

Bu bizim kanımıza nasıl musallat oldu. Biz ki atalarımızdan doğruluk, mertlik öğrenmiş toplumuz, bu nasıl oluştu?

Neden değnekliler, yamuk yumuklar, işini gücünü yapmayanlar, yalancılar, çelmeciler, zarar vericiler, iş başında, revaşta.

Neden korkuyoruz?

İş yerlerine bak, kurumsal olma derdindeyken, adamcılık, başlamış.İşler böyle yürür mü?

Koltuk korkusundan ‘’gerçekten doğrularda’’  deve kuşu gibi kafalar gömülü.

Birilerinin silkelenmesi gerekmiyor mu?

‘’Güç’’ zayıfın,  tembelin , ELİ DEĞNEKLİNİN  yanında olmak olmamalı.

Adalet duygusu, eşitlik herkesin vicdanında olmalı.

Korkmayın değneklilerden, zarar gelecek diye.

Sen susarsan, ben susarsam bunlar çoğalır,  çoğalır,  çoğalır.

Sonra Akıl Hastanesi yerine, Rehabilitasyon Merkezi açmak zorunda kalırsınız.

KORKMAYIN,UĞRAŞIN.

Varsın gelecekse kötülük bu yolda gelsin, gelsin ki çoluğumuz çocuğumuz temiz bir Dünya da uğraşsın.

Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar masalına arkanızı dayamayın ne olur.

Doğru olun, dürüst olun, çalışkan olun.

Yapamayacaksanız yapanlara engel olmayın.

Yöneticilik master yaparak olmuyor. Çalışmıyorsa silkeleyin gitsin. Kötü örnek olmayın, çalışanların adalet duygusuna da zeval vermeyin.

Adam gibi yönetin, ya da bu diyardan gidin.

G.Banu KOCATEPE

Nisan 2013