ÖZLEM YÜKLÜ GÜNLER GELDİ GENE BÜNYEYE...



Özlem yüklü günler içerisindeyim gene. Burnumda tütüyorsun gene. Acısı bitmeyecek biliyorum ama vallahi küllenmiyor da. Beş koca sene...

Ne sefalı günlerim varmış varlığında, 

Yokluğunda defalarca yüzüme vuruyor bu duygu.

Serviste işten dönerken , cama koyuyorum başımı, hep gözümün önünde, tüm yaşadıklarımız, bir tane bile kötü hatıra yok inan ; 

Karşılıklı dairelerde oturduğumuz günlerde, her sabah cümbür cemaat  yüzsüz yüzsüz kahvaltıya beş yıldızlı otel edası ile gelişimiz , akşamları yemeğe kalışımız, utanmadan menü seçişimiz, hava soğuk sizde kalalım, hava sıcak sizde kalalım, hafta sonu birlikte takılalım, sofralar kurulurken kaldırılırken yaylanalım, oturalım, ey onbeşli şarkılar söyleyen senin mesajını anlamazlıktan gelelim, vb.

Derken ve düşünürken  kendime öyle kızıyorum ki, gençliğime mi yanayım, cahilliğime, hoş görüşüne sığınışına mı bilemiyorum.

Hamileyken ayrı uğraştın, doğurdum ayrı, oğluma kendi çocuğun gibi bakışın, Baybars yaralandığında benim değil senin kapını çalışı, cebinde belki paran yokken sende bulunsun kızım deyip son kuruşuna kadar verişin, nazdan niyazdan tembellikten yapmadığım yazlık kışlıkları kaldırışın (ağrılarına rağmen) , kızmadan söylenmeden, desteklerin, anlayışın , kemoterapi alırken bile evime geldiğimde yaptığın yemekler, hangi birini söyleyeceğim, anlatacağım bilemiyorum.

Nazlandırdın nazlandırdım, şimdi sudan çıkmış balığa döndüm.

Keşke burada olsan, hiç bir iş yapmasan, menfaatim için değil sadece senin için, 

Otursak sohbet etsek, yaksan bir sigara, pembe elbisen ile, kucağında kediler, neler kaynatırız kimbilir.

Sen gerçi oturamazsın bilirim, dikiş dikersin, yemek yaparsın, yaza domates, kışa fasulye, buzluklar doldu be annem.

Öpsem öpsem yanaklarını, ben hizmet etsem sana, elini sıcak sudan soğuk suya sokmasam. Ayacıklarını ovsam.

Gelir misin annem?

Yaralı kuş gibiyiz buralarda. Kolumuz kanadımız kırık, kah ağlıyoruz, kah gülüyoruz ama seni hep anıyoruz ve unutmuyoruz.

Sen unutulacak kadın mısın annem?

Ana kıymeti bilmeyenler yaslanıp arkasına otursun,  şu nacizane çakma çaylak yazarı okusun. Yol yakınsa akıllarını başlarına toplasınlar.

Ana gibi yar olmaz.

Nur içinde canım annem.


G.Banu KOCATEPE
Haziran  2012



Yorumlar

Popüler Yayınlar