DUYDUNUZ ANAHTARIN SESİNİ,YARIŞMA BAŞLADI :(
Duydunuz zilin sesini , yarışma
başladı derdi Erkan Yolaç, bende duydunuz anahtarın sesini diye başlamak
istedim yazıma.
Erkek çocuğu olanlar beni daha
iyi anlayacaktır. Gerçi bu devirde erkek/kız farketmiyor ama, özellikle erkek kısmısı
(hıhooo) gençler daha bir özgür gibi.
Yapıları gereği, dış dünyaya çok
açık, özgür olmak, sokaklarda dolaşmak onlara tahsis edilmiş bir özellik gibi.
Bizde ebeveyn olarak , kontrolümüz
dahilinde, geceleri çıkmasına, bildiğimiz gruplarla olmak kaydı ile tabiki, onay
vermeye, onu avucumuzdan uçurmamaya gayret ediyoruz. Dışardaki tehlikeleri
anlatarak, önceliğinin dersleri olduğunu, sorumluluklarını bilmesi gerektiğini,
bunun yanında sosyalleşmeninde gerektiğini sık sık anlatıyoruz. Saldık çayıra,
Mevlam kayıra.
Şanslıyız şimdiki nesilde cep
telefonu denen bir icatta var. Merak mı ediyorsun, aloooooo, tabi kapalı
değilse.Gerçi zırt pırt arasan Ergenuslar çıldırıyor ama...
Atalarımızın söyledikleri boşa
değil, Anaysan eğer, her türlü senaryoya dahil ediyorsun çocuğunu, takii anahtarın
çıngırt sesini duyana kadar.
Dün akşam dersler ve kursta
bittikten sonra, saat sekizde spora sonrasında da yemeğe gideceğini söyleyerek
çıkan bir Ergenin anası olarak, önce relakstım.
Derken saat oldu oniki , yarım,
bir, adamın (Ergenustu adam oldu bir
anda, sinirliyim ya L
)telefonu kapalı. Başladım senaryolara, malum ergenuslar arabalara çok meraklı,
önce arabayla hız yaptılar diye düşündüm, hemen Çağan Irmak tadında bir senaryo
uyarladım. Arabaya takla attırdım, bizimkini ağır yaraladım, çok şükür ki
içimde bir Kemalettin Tuğcu yok. Telefonunu polislere kapattırdım bla bla bla.
Karamsar, acıklı, dram yüklü bir senaryo.
Eeee Atalarımız ne demiş, anamın düşündüğü
düşman başına, karımın düşündüğü dostlar başına diye. Anayım anaaa.
Neyse tüm bu duygu seli içinde, bu
arada babayı da huzursuz ettim, gerçi oda endişelenmeye başlamıştı. Gittiği
arakadaşlarının da telefonu kapalı olunca, başladım dualara. Bir o odaya bir bu
odaya. Baba sakin görünüyor ama içinde fırtınalar koptuğundan eminim. Doğan
görünümlü Şahin gibi. Telefonuna ulaşsak sorun yokta, ulaşamıyoruz işte, Dünyanın bin bir türlü hali var.
Beklediğim anahtar sesi saat tam
bir buçukta geldi.
O nasıl güzel bir ses Allahım,
çıngırt.Trink, vs.
Çok şükür geldi paşa. Ama bu
yaşattıkları yanına kalır mı? Bir saat önceki bağrı yanık kadının yerini aldımı
sana Panter Emel, utanmasam paralayacağım.
Ergenusun şarjı bitmiş, zaten
Iphone s5 almamışız, hep böyle şarjı bitiyormuş, ne varmış endişelenecek, hönk
hönk, hönk, pabuç kadar dil.
Haklıyken haksız olduk mu sana?
Neyseki duyduk anahtarın sesini,
hayat bizim için yeniden kaldığı yerden başladı.
Tüm Ergenus ebeveynlerine selam
olsun.
Allah yar ve yardımcımız olsun.
Sevgiyle...
G.Banu KOCATEPE
Kasım 2013
Yorumlar
Yorum Gönder