ESER MİKTARDA HATMİ ÇİÇEĞİ, BİRAZ TARÇIN, BİR TUTAM MANDA GÖZÜ...
Bu aralar bitki bilimciler,
herbalistler, pek revaşta. Dün akşam gene bir bitki uzmanı hem de kitapları
olan, en yükseğinden akademisyen titri olan bir amacamın programının tekrarına
denk geldim.
Günlük konu radyasyondan korunma
yöntemleri, elinde illa veri vardır ama kısaca anlatıyor. Bilgisayar başında
çalışanlar, bankacılar, cep telefonu kullanıcıları herkesin bu formülleri
uygulamasını istiyor. Deneyip sonrasında radyasyon var mı bünyelerde
ölçmüşlerdir de konuşuyordur diyerek kulak kabarttım amcama.
Şimdi efendim, suyu
kaynatacakmışız, içine mutlaka kabuk tarçın atacakmışız, kabuk tarçının küflü
olup olamdığını kontrol ederek, küflü ise zarar görürmüşüz zira , bu arada
küçük bir anektot giriyor profösör, toz tarçınlara dikkat, içine kiremit tozu
konuyor, aman ha kabuk tarçın kullanın gerekirse kendiniz öğütün diye.Tarçını
tam beş dakika kaynatacakmışız ki içindeki faydalı maddeler açığa çıksın, altı
dakika kaynatırsak zarar görüyormuşuz. Bildiğin saatli bomba gibi bir şey yani.Tuttunuz
mu saati, beş dakika oldumu içine beş gram
evet tam beş gram hatmi çiçeği atıyoruz,rahmeti Barış Mançonun ruhu şad
olsun, üzmeden neşeli neşeli anlattı bize bunları şarkı ile türkü ile, neyse
sonra oniki gram bir şey daha atıp,karıştırıp,günde bilmem kaç kere
içiyormuşuz. Radyasyondan arınıp, kötü enerjiden kurtuluyormuşuz. Bunu üç hafta
muntazam yapıyormuşuz, sonra neden bitiriyoruz, orasını anlayamadım. Yani üç
hafta yapıyıoruz önmür boyu radyosyon yok. Güzel iş. (miş)
Afedersinizde on gram, oniki gram, beş altı dakika derken benim bünye
Radyosyon oldu stresten.
Diğer bir arınma metodu ise,
banyoda şampuan kullanmıyormuşuz asla, ne kullanıyormuşuz, onların ‘’amcamların’’
Jürettiği reishi
mantarından bir şampuan varmış, herkes onla yıkanacakmış. Durulama suyunada
kaya tuzu ve elma sirkesi ekleyip durulanacakmışız.
Turşudan ne farkımız kaldı
bilemedim. Mantar turşusu olduk bir anda.
O kadar faydalanacakmışız ki, hem
saçlarımız güçlenecekmiş, hem parlayacakmış, hem kopmayacakmış, eee kokusu ,
etrafa yaydığımız turşu kokusu ne olacak. Yanımıza gelebilene aşk olsun. Söylenmeyen
bir fayda daha var tabii, şampuan üreticilerinde de gün doğacak.
Valla ilgilenen illa vardır,
sonuçta akademisyen olanların bilimsel çalışmalara dayandıklarını düşünürsek, aklına
yatan yapsın tabii. Ama ben kalkıp, beş dakika ondan beş gram bundan yapamam
malesef, kendi adıma konuşuyorum tabii.
Yaptırdım sağlık sigortamı, Allaha
emanet, artık en çıkarsa şansımıza.
Bitkilerden doğal yaşamdan uzaklaşmadan,
ama onlarla boğulmadan, sağlıklı, ekolojik, organik, kremit tozsuz, ahlaklı
günlere.
Sevgiyle...
G.Banu KOCATEPE
Aralık 2013
Yorumlar
Yorum Gönder