EV İŞLERİ ÖLDÜRMEZ AMA, NEDEN RİSK ALASIN :)


 ‘’Ev işleri öldürmez ama neden risk alasın’’  yazan  kocaman bir magnete sahibim . Tabii ki her kadın gibi, buzdolabının üzerine konuşlanmış.


Neden mi? Kendimizi kaptırıp unutmayalım diye…


Benim buzdolabının üstü çok renkli, ergenusumun bebeklik resimleri, eşim ve benim gençlik yıllarımız hatta benim bebekliğim, geriatri bu olsa gerek. Resimler neden var bilmiyorum ama, buzdolabımın üzeri oldukça kişilikli.


Buz gibi değil, rengarenk ve anılarla dolu.
 

Anıların dışında yapmamız gerekenleri , unutulmaması gereken notlar gibi minik anektotlarda var, anlayacağınız ‘’gılgamış destanı’’ gibi uçsuz bucaksız,  bizim emektar çift kapılı Siemens Buzdolabı.
 

Buzdolabı dediysek yeni çıkan kırmızılardan değil, bildiğin klasik büyük boy, beyaz, beyaz derken üzerindeki Çingene çadırı misali olan notlardan renk görünmüyor ama gençliğinde akça pakça bir kız idi…


Ve olmazsa olmaz magnetler yani , mıknatıslı küçük tüyoların yer aldığı neşeli yazılar.


Onun bile kendimi yansıtanını seçmişim, cuk diye oturtmuşum. Bugün bunu bir kez daha anladım.


Bizim Asuman ablamız var, Allah uzun ömür versin bir tanedir kendisi. Eğer o olmasa köpekler güler bizim evin haline. Çünkü herkes dağınık, herkes özgür. Asuman abla nam-ı diğer Asuş, annemiz gibi. Haftada iki gün bizde. O yüzden dağınığımız olmuyor, evimiz derli toplu, herkes yoğun çalıştığından bir de ev işleri ile uğraşırsam, değil yazı yazmak, son derece sevimsiz bir kız olurdum herhalde. Çünkü bir çok hemcinsimin aksine bildiğin ev işlerinde beceriksizim.


Neyse efendim bugün cumartesi gene erkenden hortladım, evim mum gibi, buzdolabımın üzerindeki magnetin aksine,  bir ev işi yapasım var ki, içime temizlikçi kadın ruhu kaçmış gibi.


Fakat yapacak iş yok. Ütü tamam, ev temiz, çamaşır, bulaşık her şey yerli yerinde. Asuş sağolsun. Arabamın arkasına bile yazdırabilirim bunu.


Bende kalkıp Fenerbahçe battaniyemizi yıkıyım bari dedim.


Alt tarafı sen makineye atacaksın,  makine yıkayacak demeyin,  o bile bir macera oldu bugün bende.


Attım battaniyeyi, deterjan yumuşatıcı tamam, ayarladım makineyi bekliyorum bitsinde asacağım, sonrada kendimi kadın sanacağım. Bitti makinenin işi belli bir saat sonrası , bas bas bağırıyor kapağımı aç diye. Açtım, fakat o ne?


Yanlış programda yıkamışım sulu sulu battaniye, tekrar attım sıkma programını işaretledim, askerden oğlum gelecek gibi başında bekliyorum. Çok şükür bitti.


Bir çıkardım gavur ölüsü gibi nasıl ağır anlatam, bunu asmak lazım, dahası asacak kol kası lazım. Neyse nefes nefese çıkardım. Salondaki kapının üstü uygun göründü gözüme, bu arada kurutucu makinemiz yok. Kemal bey okursa yazımızı bir güzellik düşünür herhelde. J)


Halterci Naim gibi battaniyeyi ikiye katladım, kapıya boyum yetmediğinden bir sandalyeyi battaniyeyi asacağım kapının önüne çektim. Kıro gibi balkona asacak halimiz yok herhelde, zaten mahalle alışık değil, beni görseler düşer bayılırlar.


Nefes nefese sandalyeye çıktım tam asacağım battaniye yere düştü, sanada, fenerede diye söylene söylene tekrar aldım asmaya, bu defada ortalayamıyorum, bildiğin bir kabiliyet düşmanıyım ne yaparsın.


Neyse efendim mis kokulu Fenerbahçe battaniyemizi düşmeden (kendim ve battaniye) ikiye katlamak suretiyle salonun baş köşesine astım, misler gibi kokuyor.


Demem o ki, ‘’ev işleri öldürmez ama neden risk alalım’’ değil mi?


Bu güzel, manidar anlamlı ve çok doğru magneti seçtiğim için başta kendime, sonrasında bana bu imkanı sağlayan değerli eşime, ve son olarak yazının kahramanı Asuşuma kucak dolusu sevgilerimi yolluyorum.


Allah Asuşum’a sağlık sıhhat , bize de çalışma enerjisi versin.


Beğendiğiniz magnetleri payaşırsanız sevinirim.


Not: Buzdolabımdaki diğer magnetlere bir anlamlı örnek daha ;  ‘’ Başarılı erkek karısından daha fazla kazanan, başarılı kadın ise kocasının kazandığından daha fazla harcayandır.’’


Sevgiyle…


G.Banu KOCATEPE

Aralık 2013-12-14

 

Yorumlar

Popüler Yayınlar