KARA KAPLI DEFTER



Havadan mı, sudan mı bilmem ama bugün kara kaplı defterimi açma günüm sanırım.




Sabah serviste başladım kendimle mahkemeye, hakimde benim, savcıda benim, sanıkta benim, katipte benim.

Aklıma gelenler, bana yapılanlar, oysa o kadar pozitif ve affediciyimdir ki, bugün neden böyleyim,  gerçekten anlamak zor.

Kendime şaşırıyorum.

Belkide farkındalık çiçeği, lotus devrede gene. Sinsi sinsi açmaya çalışıyor kara kaplı defteri.

Kinlenme ama ‘’unutma’’ da diyor.

Sadece affet...

At üzerinden yükü.

Hakkımda konuştuğunu bile bile, hala görüşebiliyorsam, çelme takmak için türlü bahaneler üretenlerle hala bir şey olmamış gibi devam edebiliyorsam, dost mu düşman mı belli olmayanlarla iletişimi sürdürebiliyorsam, son derece iyi niyetle söylediğim dostane bir kelimeye küsenle, canı isteyip döndüğünde hala kucak açabiliyorsam, bu kesinlikle temiz kalpli olmamla alakalıdır ve farkındalığımla alakalıdır diye düşünüyorum.

Ne diyor uzmanlar, affedin, üzerinizde yük kalmasın.

On sene evvele dönmenin faydası olmadığı gibi, bir gün önceye dönmeninde bir faydası yok.

Uzun yaşamın , sağlıklı yaşamın sırlarını dinlerken dün Prof.Dr. Müftüoğlunda, yediğin içtiğin önemli olduğu;  ama !!!  en önemli işin maneviyat olduğunu bir kez daha anladım.

Şeker , tuz , un,  bahane.

Önemli olan insan olmak, affetmek, kendinle hesaplaşmak.

Kendi hatalarını telafi edebilmek için, yeni beyaz defterlerde sayfalar açmak.

Şimdi bunları düşünürken durup dururken serviste açtığım kara kaplı defterimi kapatıp, insana dair , diyerek sandığa kaldırıyorum.

Herkesi seviyorum, evreni seviyorum, ne anlattığın değil, ne anladığı ile ilişkilidir bazı insanlar diyerek, güzel bir hafta sonu diliyorum.

Tertemiz bembeyaz defterleriniz olsun.

Sevgiyle

G.Banu KOCATEPE
3 Mayıs 2013




Yorumlar

Popüler Yayınlar