KOMŞU DEDEKTİFLER



Dedektifler var heryerde aramızda, işte, evde, müfettiş gadget gibi çalışan. Arayan , bulan, kelimenin anlamına uygun. Ortaya çıkaran.




Zehir hafiye mübarek. Bizdeki terim daha güzel. O ne öyle d e d e k t i f  .

Dedektör gibi ...

Bir nevi ikiside hissediyor, yakalıyor.

Ötüyor bülbül gibi. Yeri gelince.

İsimler  bize  yabancı diyarlardan girmiş henüz tanışıyoruz kendileri  ile çünkü bizde bu meslek yeni yeni çıkıyor.Aldatanlar aldatılanlar ve alış veriş merkezleri sağolsun. 

Dimağımızı ufkumuzu açtı.

Bildiğin hafiyelik işte.

Komşularda da var vallahi , bildiğin zehir hafiye, nerden nasıl buluyor bilinmez, gerekirse çöp karıştırıyor. Ama buluyor.

İşi bu hafiyelik, dedektiflik, dedektörlük.

Geçen akşam karşı komşum, (komşu 1) kapıyı çaldı, iki hoş beş ettikten sonra asıl meseleye geldik,  ‘’geçen senin çöp kutun da amway kutusu gördüm. Bende satışını yapıyorum, benden al,’’ nasıl şaşırdım anlatamam, 

Çöp kutusu?  

Amway kutusu? 

Kullandığım ürün?

????

kadın beni çözmüş, tek bir ufak gözlem ile.

Kimbilir onda bana ait daha ne bilgiler var.

Alt komşu, (komşu 2) yazar olduğunu iddia ediyorlar, bildiğin çatlak amcam.

Benim evimdeki kediden astım olduğunu iddia ediyor.Valla davalık olsak, hakim bir tarafı ile güler. Camlar kapılar kapalı, Lokum bir haber, adam bu kadar egzost,bu kadar çevre kirliliğinden etkilenmemiş benim beş  kiloluk , ayrı evde yaşayan kedimden astım olmuş, osuruktan nem  kapmış yazık.

Neyse araştırmaya dedektifliğe devam etsin belki bir ipucu bulur.

Üst komşu , Komşu (3) bu otoparka yeni bir araba gelmeye başladı,arabayımı değiştirdiniz, şirketin mi, sizin eski araba bu ara görünmüyor, soruları eşliğinde tüm bilinmeyen denklemlerine çözüm arama telaşında , diğer dedektif görünümlülere anlatır artık. Sonuca varmaya çalışırlar.

Daha üst komşu (komşu 4), babanı sizde görüyoruz akşamları, anneniz öldü galiba, evlenmeyi düşünmez mi? 

Yazık dert olmuş kadına, acaba diyorum kendide dul, gözü mü var babamda, bende bir araştırmaya başlasam kızımızı, neyin nesi, neyin fesi...

Geçenlerde bu hanım kızı yetmişlik,  kırmızı bir arabaya binerken görmüştüm, kimdi o acaba?

Şaka bir yana, bu işleri araştıracağımıza  okusak, bilgilensek, daha faydalı olsak nasıl olur.

Hani bu kelimeleri alırken güzel Türkçemize onların  ‘’okuma oranlarını’’ uyarlasak kendimize, otobüslerde , metrobüslerde okuyan adamlara , kadınlara rastlasak diyorum.

Birbirimize öküzün trene baktığı gibi bakacağımıza  gazetemize dergimize baksak nasıl olur?

Bol okumalı, meraksız günlere.

Sevgiyle

G.Banu KOCATEPE
Mart 2013



Yorumlar

Popüler Yayınlar