TAKDİR VE TEKDİR
Takdir ve tekdir;
İki kardeş gibi ilk bakışta, kaşlar
gözler belki benziyor, ya da ağız tıpkı der gibi, oysa birbirinden ne kadar
farklı, ne kadar uzak.
Tek bir harfin yaptığına bakın
siz hele.
Biri adamı Boğaz Köprüsünden
attırır, diğeri içe kapatır.Biri sokaklarda zil takıp oynatır, diğeri zırıl
zırıl ağlatır.
Takdir etmeyi ve edilmeyi bilmediğimizi
düşünerek geldim bu noktaya.
Nedir bu mekemmiliyetçilik, hep
daha iyiye, daha güzele erişme çabası.
Ağacın en iyi meyvasına,
mağazadaki en iyi ayakkabıya , sahip olma arzusu.
En başta kendimizi takdir
etmiyoruz hep bir tekdir hali yok mu hepimizde, neden bu kadar acımasısız.
- ‘’Ay çok
güldüm bugün, herhalde ağlayacağım.’’
Diyen bizler bunu kendimize neden
yapıyoruz?
Takdir edilmeyi öğrenmedikte
ondan.
Hep eleştirildik, hep komşu
kızları ile kıyaslandık. Ders notlarında dört aldık neden beş değil dediler. Beklediler, beklediler,
sen daha iyisini yapabilirsin tavrı gönlümüzün orta yerine düşüverdi. Yaralı
kuş gibi çırpındı durdu.
Başımıza gelen olayları
anlattığımızda önce sen ne yaptın acaba diye yüklenmediler mi en sevdiklerimiz
bile.
Önce kendimizi tekdir etmedik mi?
Beklentiler hep tavandaydı. O
yüzden kastık, kasıldık ve bu arada bizde o çarkın dişlilerine dahil olduk
başladık tekdir etmeye.
Arkadaşımız yüksek lisans yaptı, sen
doktora yapmalısın bu nedir dedik.
Yavrularımızın aynı yolları geçtiği
şimdilerde , matematik sınavından neden yüz almadın dedik.
Tanıdığımız Evlendi, henüz çok
erken dedik.
Bir tekdir, bir ceza, bir
beğenmezliktir gidiyor.
Hadi vazgeçelim bu işlerden
tersine döndürelim bu alışılagelmiş döngüyü.
Önce kendimizi takdir ederek
başlayalım.
Sonra çevremizi takdir ederek
devam edelim.
Küçücük gözlerdeki şevk ve azmi
görelim, devamında zaten beklediğimiz başarılar bize kat ve kat dönecek.
Bu ‘’en’’ duygusundan
uzaklaşalım, en olmak her şey olmak değildir.
İnsan olalım, farkında olalım, hayatı
sevelim, kendimizi sevelim.
Çağa ayak uyduralım.
Takdir edelim, tekdir bize
düşmez, onlar çok zaman önceler de kaldı.
Açık açık ifade edelim, çocuğumuza,
babamıza, anamıza, danamıza görün bakın geri dönüşüm kutusundan ne kadar parlak
kurdeleler , konfetiler, havai fişekler çıkacak.
G.Banu KOCATEPE
MART 2013
Not:
Bu yazı canım oğlum Baybars Kocatepe ye ithaf edilmiştir. Baybarscığım,
gayretini, başarını takdir ediyorum. Seninle gurur duyuyorum annem. Çok efendi
ve şeker bir evlat olduğun için, sağlıklı beslenme konusundaki üstün başarın
için, derslerinde yükselen başarı grafiğin için, benim oğlun olduğun için seni
takdir ediyorum.
Seni
çok seviyorum.
Yorumlar
Yorum Gönder